Sabah kalkar kalkmaz, serviste, otobüste, yemekte, toplantıda ve hatta asansörde elimizden zaten düşürmediğimiz telefonumuza biraz daha bağlanmak için yepyeni bir sebep eklendi son zamanlarda: Candy Crush! Bu rengarenk, şirin mi şirin şekercikleri patlatmak için nasıl da hırslanıyoruz, nasıl da hoşumuza gidiyor geçtiğimiz etaplara bir yenisi daha eklenince. Hem kızlara hem de erkeklere aynı anda bağımlılık yapan nadir oyunlardan biri Candy Crush.

Her etapta daha zorlu bir kombinasyon ve her seferinde en az 10 denemeyle bir bölüm geçilmesine rağmen yine de sıkmadı, bunaltmadı daha da kendine bağladı. Aynı renk şekerleri bir araya getirip daha güçlüsünü oluşturuyoruz, sonra da hepsini patlatıyoruz. Trafikte vakit öldürmektense birkaç bölüm atlıyoruz, kafamızı dağıtmak istediğimizde jöleleri patlatıp deşarj oluyoruz. Sabah kalktığımızda ise ilk iş bütün gece dolan canların hepsini harcamak!

En enterasanı da Facebook da birbirimize merhabadan öteye geçmediğimiz arkadaşlarımızdan can isteyip onların da göndermeleri! Candy Crush sayesinde Facebook da sosyalleşmek de artık yeni bir boyut kazandı. Kim hangi bölümde diye bakıyoruz, inceliyoruz. O bölüme kadar nasıl gelmeyi başarmışlar konusu ise bugünlerde ki en büyük merak konumuz.
App Store da uygulamalar arasında da büyük bir yükselişe geçen Candy Crush king.com un gözbebeği, oyunları arasında en çok rağbet göreni bence. Bu kadar hızlı yayılması ve oynanmasının arkasındaki en büyük neden arayüzünün basit, oyunun anlaşılır ve sürükleyici olması.

Boş zamanımızı doldurmamızın yanı sıra bir oyun için boş zaman yaratmaya başlamamız da sosyal mecralardan sonra sosyal oyunların da ne kadar hayatımıza girdiğinin en önemli örneği.

Peki sizin Candy Crush oynama nedeniniz ne? Kaçıncı bölümdesiniz? (: